Evde müzik dinlerken bir anda kapı çaldı ve
Merhabalar ben tek başına yalnız yaşayan bir kadınım. Arkadaşlarım birer birer evlenmişti, ben kendime uygun birini bulamamıştım. Hayatımdaki bu boşluk, bana zaman zaman yalnızlık hissi veriyordu. Bir zamanlar sevdiğim ama açılamadığım utangaç bir erkek vardı; yıllar geçse de onunla ilgili hislerim hiç değişmemişti. Bir akşam, evde sakin bir şekilde müzik dinlerken birden kapı zili çaldı. Kapının zili çaldığında, kalbim aniden hızla atmaya başladı. Zili çalanın kim olduğunu merak ederek hızla kapıya yöneldim. Kapıyı açtığımda karşımdaki kişi seneler evvelce sevdiğim ama hiç açılamadığım o mahcup erkek Ercan bey duruyordu.
Ercan, yüzünde hafif bir gülümsemeyle, “Merhaba Adile,” dedi. Gözlerinde tanıdık bir sıcaklık vardı. “Seni uzun süredir görmedim ve bahsetmek istediğim çok şey var.” Adile, şaşkınlık ve mutluluk içinde, “Merhaba,” diyebildi sadece. İçeri çağrı etti ve ikisi karşılıklı oturup konuşmaya başladılar. Eski anılar, mahcupluklar ve kaçırılan fırsatlar birer birer gündeme geldi. Ercan, Adile’ye seneler evvelce hissettiklerini ve onu niçin hiç unutamadığını anlattı.
Bu konuşma, aralarındaki duvarları yıkmış ve senelerdir beklenilen bir başlangıcın kapısını açmıştı. O geceden sonra, Adile ve sevdiği adam, sık sık görüşmeye ve eş güdümlü süre geçirmeye başladılar. Utangaçlıklarını ve çekingenliklerini geride bırakarak, birbirlerine olan sevgilerini her geçen gün daha da derinleştirdiler.
Adile bundan sonra yalnız değildi. Yıllar sonra gelen bu itiraf ve başlangıç, hayatına renk ve mutluluk katmıştı. Sevdiği adamla eş güdümlü, yeni bir yolculuğa adım atmışlardı.